Tuvalet eğitimi, bebeklerin özgürleşmesi açısından oldukça önemli bir dönüm noktasıdır. Tuvalet eğitimi, birkaç adımdan meydana gelen bir süreçtir. Bu eğitimin ilk adımında bebeklerin tuvalet ihtiyacını fark etmesi gerekir. Ardından bebeğin tuvaletini yapmak için mahremiyet araması, kapı ya da koltuk arkasına saklanması beklenir. Bu süreçte ebeveynlerin bebeğe örnek olması, bebeği tuvaletle tanıştırması önerilir. Bebeklerin tuvalet ihtiyacını ebeveynlerine bildirmesi ve lazımlık kullanmaya başlaması bu eğitimin son adımıdır. Bu noktadan sonra lazımlık kullanımının sürekli ve muntazam hale gelmesi için alıştırmalar yapılabilir. Bu noktada bebekleri bezden ayırma eğitiminde de bahsedilmesi gerekir. Peki, bebekler bezden nasıl kesilir? Herhangi bir travma oluşturmadan, kolay şekilde bebekleri bezden ayırma nasıl yapılır? Bu konuyla ilgili merak ettiğiniz tüm detayları içeriğimizin devamında bulabilirsiniz!
Tuvalet eğitiminin en önemli dönüm noktalarından biri bebeğin bezindeki ıslaklığı fark edebilmesidir. Bebek, tuvalet ihtiyacını fark ettiğinde kısa zaman içerisinde bu ihtiyacı kontrol etme becerisi de kazanır. Kas gelişimine bağlı olarak ilerleyen bu süreçte bebek bezindeki ıslaklığı fark etmeye ve ebeveynlerini de bu konuda bilgilendirmeye başlayabilir. Islaklık bebeği rahatsız ettiğinde bebek bezinin değiştirilmesini isteyecektir. Eğer bebek tuvaletini yaptığında ebeveynlerini bilgilendiriyorsa ya da bezdeki ıslaklığı fark edip bezinin değişmesini istiyorsa artık bezden ayrılmaya hazırdır.
Bezden ayrılma sürecinde bebeklerin tepkilerinin yakından izlenmesi gerekir. Eğer bebek henüz tuvaletini kontrol etme becerisi kazanmadıysa bezden ayrılmamalıdır. Bununla birlikte bebeklerde lazımlığa çiş ya da kaka yaparken huzursuzluk görülüyorsa bebek henüz bezden ayrılmak için hazır değildir.
Tuvalet eğitiminde bebekleri bezden ayırma zamanı merak edilen konulardan biridir. Her bebeğin gelişim süreci birbirinden farklı olduğundan dolayı tuvalet eğitimine başlamak için ideal zaman ile tuvalet eğitiminin gidişatı değişkenlik gösterecektir. Bebeklerin genellikle on sekizinci ayda tuvalet eğitimine hazır olması beklenir. Bu dönemde bebeğin verdiği sinyaller takip edilmeli ve doğru şekilde yönlendirilmelidir. Tuvalet eğitimi otuz altıncı aya kadar devam edebilir. Bu bağlamda bebeğin bezden ayrılma süreci de on sekizinci ayda başlayıp otuz altıncı aya kadar devam edebilir.
Bebekleri bezden ayırma nasıl olur sorusuna cevaben tuvalet eğitiminin gündüz ve gece olarak ikiye ayrılması önerilir. Bu sayede bebekler sürece daha kolay adapte olabilir. Gündüz saatlerinde bebekler tuvalet ihtiyacının bilincindedir. Kaslarını kontrol ederek tuvaletini tutabilen bebekler bu ihtiyacı ebeveynlerine bildirebilir ya da ihtiyaç anında lazımlık kullanabilir. Ancak gündüz saatlerinde bebekler sürekli çeşitli aktivitelerle meşgul olduklarından dolayı tuvalet ihtiyacını fark edemeyebilir. Böyle durumlarda ebeveynlerin bebeklere hatırlatmada bulunmaları doğru bir davranış olacaktır.
Bebeğin gündüz bezden ayrılma süreci çok daha kontrollü ve kolay şekilde ilerler. Ancak gece saatlerinde bebekler uykuda olduğundan dolayı alt ıslatma gibi durumlar sıkça görülebilir. Bu sebeple gece bezden ayırma süreci başladığında bebeklerin bir ya da iki kez uyandırılıp lazımlığa götürülmesi önerilir. Bir süre sonra bebekler gece tuvalet ihtiyacının farkına varıp kendiliğinden uyanmaya başlayabilir. Bu süreçte bebeğin tepkilerine göre bez kullanımına devam edilebilir.
Bebekleri bezden ayırma yöntemlerinden biri de “üç gün kuralı”dır. Bu kural, bebeklerin bezlerindeki ıslaklığı fark edip tuvalet ihtiyacının ayırdına varması için kullanılan bir yöntemdir. Buna göre bebekler ortalama üç günlük bir eğitim sürecine başlar.
Birinci günde bebeklerin bezlerindeki ıslaklığı fark etmesi beklenir. Orta-alt kaliteli bezler emicilik bakımından zayıftır. Bu sebeple bezin bebeklerin cildiyle temas eden yüzeyi, üst kalite bezlere kıyasla daha ıslak olacaktır. Bu sayede bebekler ıslaklığın farkına daha kolay varabilir. Bu sebeple üç gün kuralını takip etmek için orta-alt kalite bir bez tercih edilmesi önerilir. Bezin sızdırmazlık özelliğinin az olması da bebeklerin ıslaklığın ayırdına varmasına ve kaslarını kontrol etmeye çalışmasına yardımcı olabilir. Birinci gün boyunca tuvalet ihtiyacını gidermenin bezde ıslaklık yarattığını ve bu ıslaklığın can sıkıcı olduğunu fark eden bebeklerle iletişim kurulmalıdır. Buna göre ebeveynler “altın mı ıslandı?”, “kendini rahatsız mı hissediyorsun?”, “tuvaletini mi yaptın?” gibi sorularla bebeklere farkındalık kazandırmalıdır.
İkinci günde bebeklere “ıslaklık seni mutsuz ediyorsa bez bağlamayalım.” teklifi yapılmalıdır. Bunun ardından bebek iç çamaşırıyla ve lazımlıkla tanışabilir. Bu süreçte bebek, iç çamaşırının bez gibi koruyucu bir katman yaratmadığını fark edene kadar bazı kazalar yaşanabilir. Bu sebeple evde kullanılan halılar kaldırılabilir ve yüzeylere koruyucu örtü yayılabilir. Bu sürecin bebek üzerinde travma oluşturmasını engellemek için bebek altına kaçırırsa oldukça sakin yaklaşılması, bunun doğal bir durum olduğunun anlatılması önerilir. Gün içinde bebeğin “tuvaletin geldi mi?” sorusuyla uyarılması ve ortalama iki saatte bir lazımlığa yönlendirilmesi de alt ıslatma olasılığını azaltır.
Üçüncü günde de bebek bez yerine iç çamaşırı giymeye devam eder. Bu süreçte bebek, tuvalet ihtiyacını lazımlıkla gidermediğinde altının ıslandığı bilincine erişmiş olur. Bu sayede lazımlık kullanmaya ve dolayısıyla bezden vazgeçmeye daha yakındır.
Bebekleri bezden ayırma egzersizlerinde faydalanılabilecek bazı püf noktaları bulunur. Bunlar bebeğin beze karşı antipati geliştirmesini ve iç çamaşırı kullanmak için heveslenmesini hedefler. Aynı zamanda bu püf noktalar bebeğin tuvalet ihtiyacını bez yerine lazımlık aracılığıyla gidermesi için de uygun yöntemlerdir.
Bebeğin bezden ayrılmaya hazır olduğunu fark ettiğinizde kullandığınız yüksek emici ve sızdırmaz bez yerine orta-alt kalite daha az emici, üst yüzeyin kuruluk oranı az olan ve sızdırmazlık bakımından daha başarısız bezleri kullanmaya başlamanız önerilir. Bu sayede bebek, tuvalet ihtiyacı ve ıslaklık kavramlarını pekiştirebilir, tuvaletini yaptığında oluşan ıslaklığı kolayca ayırt edebilir.
Bu ürünler kullanılırken bebeğin hijyenine özen gösterilmesi gerekir. Bebek ıslaklığı fark edip bildirdiği gibi genital bölge temizliği yapılmalı ve bez değiştirilmelidir. Pişik riskine karşı pişik kremi uygulaması da düşünülebilir.
Bebekleri bezden ayırma sürecinde orta-alt kalite bir bez kullanmak yerine alıştırma külotu da tercih edilebilir. Alıştırma külotları iç çamaşırına benzer formda ancak bez özelliği gösteren geçiş ürünleridir. Buna göre alıştırma külotlarında sıvıyı hapseden bir ara katman yer almasına rağmen ıslaklık üst katmanda kalır. Bu sayede bebek ıslaklığı hemen hissedebilir. Alıştırma külotları kullanımdan sonra imha edilmesi gereken tek kullanımlık ürünlerle kullandıktan sonra yıkanıp kurutularak tekrar kullanılabilen ürünler şeklinde ikiye ayrılır. İhtiyacınıza uygun olan ürünü tespit edip birbirinden renkli modeller arasından dilediğinizi seçmeniz mümkündür.
Bebeklerin tuvalet eğitimine adapte olması ve bez kullanımını terk etmesi için uygulanabilecek bir diğer püf noktası da lazımlığı beraber seçmektir. Bebekle birlikte lazımlık alışverişine gidilmesi, onun istediği lazımlığı seçmesine ve onu kullanmak için heveslenmesine olanak tanır.
Bebeklerin bez kullanımını terk etmesi için uygulanabilecek bir diğer yöntem de bebekle birlikte iç çamaşırı alışverişi yapmaktır. Bebek sağlığı açısından seçilen iç çamaşırlarının yüzde yüz pamuklu olması, bebeğin bacaklarını ve belini sıkmayacak şekilde esnek yapılı olması göz önünde bulundurulması gereken birincil faktörlerdir. Bununla birlikte bebeğin sevdiği renklerde, bebeğin sevdiği motifler ya da figürler barındıran iç çamaşırları tercih etmek bebeğin bu ürünleri kullanmak için istekli olmasına yardımcı olur.
Bebeklerin bezden ayrılma süreci kimi zaman kazalara yol açabilir. Çünkü bu süreçte bebekler tuvaletlerini kontrol etme becerisini henüz kazanmamış olabilir. Bu noktada özellikle gece alt ıslatma durumuna karşı koruyucu örtü kullanımı tercih edilebilir. Koruyucu örtüler, yıkanıp kolayca temizlenebilen örtü modelleriyle tek kullanımlık örtü modelleri olarak ikiye ayrılır. Bu örtüler sayesinde sıvı, örtünün altına geçip yatağı, koltuğu ya da yeri ıslatmaz.
Bebeklerin her birinin tuvalet eğitimi sürecindeki ilerleyişi birbirinden farklıdır. Bu sebeple bebeklerin bezi bırakacağı dönem de değişiklik gösterebilir. Bebekler on sekizinci ay ile otuz altıncı ay arasında tuvalet eğitimi sürecine girebilir. Bu bağlamda bebeklerin bez kullanımını terk etmesi de bu aralığa denk gelir.
En kolay tuvalet eğitimi için eğitim sürecinin gündüz ve gece olarak ikiye ayrılması önerilir. Bu bağlamda öncelikle gündüz bez kullanımının bırakılması ancak gece bez bağlamaya devam edilmesi gerekir. Bebekler gündüz tuvalet eğitimini tamamlayıp bez kullanımını bıraktığında gece bez kullanımı da kademeli şekilde bırakılabilir.
Bebeklerin tuvalet eğitiminde bez kullanımını terk edip iç çamaşırı kullanmaya başlaması beklenir. Bebek, bezdeki ıslaklığı fark edip bundan rahatsızlık duymaya başladığında kademeli olarak iç çamaşırı kullanımına başlayabilir. Ara geçiş ürünü olarak alıştırma külotları tercih edilebileceği gibi bebek bez kullanımını bırakıp doğrudan külot kullanımına da başlayabilir. Bu durum tamamen bebeğin ihtiyaçlarına ve tuvalet eğitimindeki gidişatına bağlıdır.
Tuvalet eğitiminde gece bez kullanımı bebek tuvalet ihtiyacının farkına varmaya başlayana kadar devam etmelidir. Bu bağlamda bebekler gündüz beze ihtiyaç duymadan tuvalet ihtiyacını lazımlık yoluyla giderebilmeye başladığında gece bez kullanımı da kademeli olarak bırakılabilir. Bu süreçte kazaları engellemek için bebek uykudan uyandırılıp lazımlığa götürülebilir. Bazı bebekler gece tuvalet ihtiyacını fark edip kendisi de uyanabilir. Gece bez kullanımı bırakıldığında bebekler bu değişime adapte olana kadar koruyucu örtü kullanılabilir.